İnsanların sağlığı için en tehlikeli hastalıklardan biri de
veremdir. Verem hastalığına halk arasında ince hastalık, tıp dilinde tüberküloz denir. Bulaşıcı bir hastalık olan verem mikrobunu Robert Koch
adında bir Alman doktoru bulmuştur. Onun için verem mikrobuna Koch Basili denir.
Bu mikrop insan vücuduna solunum ve sindirim yoluyla girer.
Çabuk fark edilip önlem alınmazsa vücudu kemirir, zayıflatır. Ölüme neden
olur.
Mikroplar hangi organa yerleşirse hastalık o organın adı ile
anılır. Akciğer veremi, kemik veremi, gırtlak veremi, deri veremi, ilik veremi..
gibi.
Verem, insandan insana, hayvandan insana geçer. En yaygın olanı
akciğer veremidir. Tıp bilimi ilerledikçe verem mikrobunu yok edici ilaçlar
yapıldı. İnsanları bu hastalıktan korumak için aşılar bulundu. Verem aşısına
B.C.G. aşısı denir.
Verem aşısı ülkemizde ilk kez 22 Aralık 1952 tarihinde
yapılmaya başlanmıştır. Bu aşıyı sağlık kuruluşlarında bütün insanlar ücretsiz
olarak yaptırabilir. Zaman zaman kent, kasaba ve köylerde B.C.G. aşı
kampanyaları açılır, aşı yapılır. Bu aşı okullarda öğrencilere de uygulanır.
B.C.G. aşısı yapıldığında verem mikropları vücudumuza girse de
bizi hasta etmezler. Son yıllarda verem hastalığı ile yapılan savaş başarıya
ulaşmış, hastalık önemli ölçüde azalmıştır.
Yurdumuzda veremle savaşmak, kişilerin vereme yakalanmasını
önlemek, hasta olanları sağlığa kavuşturmak amacı ile Verem Savaş Dernekleri
kurulmuştur..verem Savaş Dernekleri; halkı verem tehlikesine karşı uyarır.
Onları bu konuda aydınlatır. Hastalanmamak içi neler yapılması, nelerin
yapılmaması konusunda bilgi verir.
Veremli hastaların sanatoryum denilen verem hastanelerinde
iyileştirilmelerini sağlar. Ayrıca zayıf yapılı, kolaylıkla vereme yakalanabilir
kişilerin prevantoryum denilen dinlenme yerlerinde bakımlarına yardımcı
olur.
VEREMDEN KORUNMAK İÇİN ALINACAK
ÖNLEMLER
Havasız yerlerde kalmamalıyız.
Dengeli beslenmeliyiz.
B.C.G. verem aşısını yaptırmalıyız.
Veremli hastaların eşyalarını kullanmamalıyız.
Veremli hastanın tabağından yemek yememeli, bardağından su içmemeli, kaşık
ve çatallarını kullanmamalıyız.
Öksüren, hapşıran insanlardan uzak durmalıyız.
Açık ve temiz havada dolaşmalıyız.
VEREM HASTALIĞININ
BELİRTİLERİ
Geceleri terleme ve hafif ateşlenme,
Kesik kesik öksürükler,
Halsizlik ve devamlı yorgunluk hali.
İsteksizlik
İnsan vücudunda zayıflama belirir. Zayıflama ilk iki ay içerisinde yavaş,
sonraki aylarda daha hızlı görülür.
VEREM AŞISINI BULAN (Robert
Koch)
Robert Koch 1843 Aralığında Orta Almanya'nın bir köyünde doğdu.
Bu dağ köyünde çocuklar oyun oynamak için kalabalık gruplar meydana
getirirlerdi. Bir madencinin oğlu olan Koch da bunlarda biriydi, fakat bu çocuk
bütün arkadaşları gibi gruplar içinde oynamanın yanı sıra sık sık yalnız başına
kalıp çevresini incelemekten çok hoşlanırdı. Robert Koch çiçeklerin, böceklerin
adlarını öğreniyor, kelebekleri inceliyor ve bu hayvanları hareket ettiren gücü
araştırıyordu. Bir hamam böceği nefes alıp verebiliyor muydu ? Yüreği var mıydı
? Küçük Koch gelecekte bunları öğrenmeyi kafasına koymuştu.
İlk, orta öğrenimini başarıyla tamamladıktan sonra Tıp
Fakültesine yazıldı. Ciddiliği ve çalışmasıyla dikkati çekiyor, eğlenceye hiç
zaman ayırmayarak durmadan okuyor ve sistemli bir şekilde araştırıyordu. 1862'de
Tıp Fakültesini başarıyla bitirerek Hamburg Hastanesi doktor yardımcılıklarından
birine atandı.
Sabırlı, çalışkan bir kişi olan Doktor Koch, çevresindeki
insanların kendisine üstün bir değer verdiklerini görüyor ve bu saygıyı kötüye
kullanmayarak tükenmez bir çabayla araştırmalarına devam ediyordu. İnsanların
hastalıkların pençesine düşmelerinden, birden bire sararıp solarak mum gibi
eriyip gitmelerinden hayrete düşüyor, bunun nedenlerini öğrenmek istiyordu.
Bu soruların cevaplarının laboratuarındaki mikroskopta gizli
olduğunu biliyordu. 1880 yılında Berlin Sağlık Kurulu'na atandı. Bu atama onun
araştırmalarını genişletmesine yaradı. Gerçekten de işe başladıktan iki yıl
sonra verem hastalığıyla ilgili ilk önemli araştırması yayınlandı.
1882 yılında bir gece hasta bir akciğer parçacığının dokuları
içinde boyama usulüyle kahverengine boyanmış bir çok canlının kıpırdadığını
gördü. İşte bunlar insanların bela olan verem hastalığının mikrobuydu.
Bu önemli buluş bütün dünya bili alanında büyük bir ilgiyle
karşılandı ve büyük yankılar uyandırdı. Bu arada bir çok bilgin ve doktorla
birlikte Hindistan, Afrika ve Japonya'ya geziye çıkan Koch, uyku hastalığı,
malarya, tifüs gibi hastalıklar üzerinde incelemeler yaptı. Kolera hastalığını
meydana getiren vibrion basilini buldu. Bütün bu keşiflerinden ötürü de 1905
Nobel ödülünü kazandı.
Yaşadığı sürece tıp konusundaki araştırmalarıyla insanlığa
hizmet eden, bir çok eser yayımlayan Dr. Koch, 67 yaşındayken 1910 yılında kalp
yetersizliğinden öldü.
KONUŞMA
SEVGİLİ ARKADAŞLAR!
Halk arasında ince hastalık olarak bilinen verem hastalığına,
tıp dilinde tüberküloz denilmektedir. Verem mikrobunu ilk kez Robert Koch adında
bir Alman doktoru bulmuştur. Bu nedenle verem mikrobuna Koch Basili denir.
Verem mikrobu insan vücuduna solunum veya sindirim yoluyla
girer. Tedavi edilebilen verem hastalığı, eğer erken teşhis edilmezse ölüme
sebep olabilir. Veremden korunmak için BCG aşısı olmamız gerekir. Aşı olduktan
sonra vücudumuza verem mikrobu girse bile hasta olmayız. Verem aşısı aslında,
zayıflatılmış verem mikrobudur. Aşı yoluyla giren bu mikropları kolayca yenen
vücudumuz bağışıklık sistemini güçlendirmiş olur.
Verem mikrobu hangi organa yerleşirse o organın adı ile anılır.
Örneğin Akciğer Veremi, Kemik Veremi, Gırtlak Veremi, İlik Veremi gibi. Bunlar
arasında en yaygın olanı Akciğer Veremidir. Verem mikrobu insandan insana,
hayvandan hayvana geçer.
Verem hastalığına karşı halkı aydınlatmak ve bu hastalığa
yakalananları sağlıklarına kavuşturmak amacıyla Verem Savaş Dernekleri
kurulmuştur. Bu derneklerin çabaları ile yurt çapında Verem Savaş Dispanserleri
ve Verem Hastaneleri açılmıştır. Verem hastalığının belirtileri şunlardır.
Geceleri terleme, ateş, kesik kesik öksürük, halsizlik ve sürekli yorgunluk
halidir.
Veremden korunmak için; havasız yerlerde kalmamalı, dengeli
beslenmeli ve BCG aşısı olmalıyız. Veremli hastaların eşyalarını kullanmamalı,
onların yemek tabağından yemek yememeli, bardağından su içmemeliyiz. Öksüren ve
hapşıran insanlardan uzak durmalı, açık ve temiz havada dolaşmalıyız.
Hepinize sağlıklı uzun ömürler dilerim.
(Ev ve Sınıf Etkinlikleri Antolojisi Kitabı)
ŞİİRLER
VEREM HAFTASI
Çok sağlıklı olmalı,
Veremle savaş için.
Hep neşeyle dolmalı,
Veremle savaş için.
Temiz hava almalı,
Tabiata doymalı,
İyi gıda almalı,
Veremle savaş için.
Mikrobundan kaçmalı,
Pencereyi açmalı,
Eve ışık saçmalı,
Veremle savaş için.
Ne
söz dinler ne de saz,
Bundan iyi şey olamaz.
Yemeğe etmemeli naz,
Veremle savaş için.
Güzin KAYTANLI
VEREMLE SAVAŞ
Karar verdik ulusça
Veremi yok etmeye.
O da tam sıtma gibi,
Yüz
tutuyor bitmeye.
Sayısız dernek kurduk
Yurt içinde her yana.
Aşılarla saldırdık
Verem denen düşmana.
Gözlerimiz açıldı,
Artık millet uyandı.
Köy, kasaba her bucak,
Ne güzel aydınlandı.
Yıkacağız yakında
Gizli kalelerini.
Karar verdik and içtik,
Yok etmeye veremi.
İ. Hakkı TALAS
VEREMDEN KORKMA
Doğduğum gün yapılmış
Verem aşısı bana.
Okulda da yapıldı
Büyüyünce koluma.
Gençlere, yaşlılara
Sezdirmeden sokulur,
Bir fırsatını gözler,
İnsanı yere vurur.
Neden korkacakmışım
O çirkin hastalıktan,
Kurallara uyarsam
Geçmez bile yanımdan.
Günümüzde ilaçlar
Veremi engelliyor,
Doktorlar sabah akşam;
Veremden korkma! diyor.
Korkmuyorum veremden,
Çünkü aşılıyım
ben,
Sen de aşılan kardeş,
Sen de canavarı yen.
Sait KIRKGÖZLÜ
GÜZEL SÖZLER
*Güneş girmeyen eve doktor girer.
*Güneş ve temiz hava, verem mikrobunun düşmanıdır.
*İnsan veremli doğmaz, doğduktan sonra verem mikrobunu başkalarından alır.